Kültür

Türkülerimiz ve Manilerimiz

Yakın bir tarihte derlenen “İlvanlım” türküsü de Çorum güzellemelerine bir örnektir.

İlvanlım                    

Gayayı gırcı duttu
İlvanlım İlvanlım İlvanlım aman aman

Dibini Burcu duttu da
Al fistanlım gaytanlım
Bizde bir yar sevmeynen
İlvanlım İlvanlım İlvanlım aman aman

Köyü bir sancı tuttu
Al fistanlım gaytanlım
Guşburnuyu budarlar İlvanlım
İlvanlım İlvanlım aman aman

Işgın sürmesin deyi de
Al fistanlım gaytanlım
Bizi köyden govarlar İlvanlım
İlvanlım İlvanlım aman aman

Güzel Sevmesin deyi de
Al fistanlım gaytanlım.
Zülüf kısa yüz örtmez
İlvanlım İlvanlım İlvanlım aman aman

Sevda serinden gitmez de
Al fistanlım gaytanlım
Bu gözler seni gördü İlvanlım
İlvanlım İlvanlım aman aman

Gayrısına meyletmez de
Al fistanlı gaytanlım.
Şu Uzun Gecenin Gecesi Olsam
Şu uzun gecenin gecesi olsam
Sılada bir evin bacası olsam (anam anam anam)

Dediler ki nazlı yarin pek hasta
Başında okuyan hocası olsam (anam anam anam )

Evlerinin önü üç ağaç çınar
Dillerim tutuşur yüreğim yanar (anam anam anam)

Eşinden ayrılan böyle mi yanar
Anam anam hangi derdima yanam (anam anam anam)

Katipler oturmuş yazıya bakmaz
Herkes sevdiğini dilden bırakmaz (anam anam anam)

Hey Allah’tan korkmaz kuldan utanmaz
Gönül defterinden sildin mi beni (anam anam anam)


Maniler

Melektir benim yarim            Pencereden bakıyor
İki alemde varım                     İlik olmuş akıyor
Cevretme güzel sunam         Yanağına gül sokmuş
Yoktur sabra mecalim            Yel estikçe kokuyor

Penceresi barmaktan             Yare bir bostan çıkar
Su doldurur ırmaktan             Tatlı dil dosttan çıkar
Kuzum  bir şeftalü ver            Kalmışım gam içinde
Al kırmızı yanaktan                 Gel beni yastan çıkar

Pinlik üstünde kürek               Ekmekçinin kel oğlan
Yine ah çekti yürek                  Akşam bize gel oğlan
Her dertlere dayandın            Akşam bize gelmezsen
Buna da dayan yürek              Sabahacak öl oğlan

 Hey halvara halvara              Hey huvarda huvarda
 Çingi düştü şalvara                Aynam kaldı duvarda
 Dudaklarım kurudu               Her gün aklıma gelen
 Kız yalvara yalvara                 Su başında pınarda

Güzel Sanatlarımız

Halıcılık

Halı tezgahının karmaşık yapısının yanında kullanılan araç ve gereçlerin çokluğu ve çeşitliliği de önemlidir. Bütün işlemlerde kullanılan araç-gerecin sadece adlarını verirsek bu dokuma dalının neden önemli olduğu daha iyi anlaşılır: ağırşak, çıkrık, çile, taban (yastık), dişlik, yün tarağı, eğirmeç, gergi, gobal, çubuk çırpı, tokmak (köstek), ılğıdır, kirmen, kolçak, öreke, örgüç, yumak vb…

Halıyı gün geçtikçe ve kullandıkça güzelleştiren o renk zenginliğini sağlayan kök boyalar apayrı bir emekle hazırlanır. Hangi bitkiden ne tür bir renk elde edileceğinin bilinmesi, Anadolu’daki halıcılık geleneğinin en önemli sırlarındandır. Bilinen bazı bitkiler ve bunlardan elde edilen doğal renkler şunlardır:

Kuru kayısı yaprağı: açık et rengi verir. Ceviz’in dalı, kabuğu veya kökü yeşili az kahverengi verir, ama taze ceviz kabuğu yeşilin daha koyu olmasını sağlar. Soğan kabuğu ile açık kahverengi, meşe yaprağıyla kızıla çalan kahverengi, gelincik çiçeği ile hafif pembe, eynikten kaynama süresine bağlı olarak açık mavi, koyu mavi veya siyah renkler elde edilir.

Oyalar

Daha çok işleme tekniği, kullanılan araç-gereç ve malzemeler oya türlerinin belirlenmesinde ayrımcı bir rol oynarlar. Bunlar; iğne, tığ, firkete, mekik, boncuk oyaları ile yün, koza, mum ve dokuma oyalarıyla birlikte dikişli, kumaş ve iplik artığı oyalar biçiminde ana gruplar içinde toplanırlar.
Gelinlik çağına girmeden her genç kızın küçük yaşlardan başlayarak oyalı tülbentler örtüler, yemeniler hazırlaması kaçınılmazdır.

 Tesbihcik

Türk el sanatlarının önemli bir dalı olan tespihçilik, giderek sanayi etkisinde kalmış ve yüzyıllarca süren bu el sanatı hemen hemen yok olmaya yüz tutmuştur.

Tanelerin hepsinin aynı yuvarlaklıkta ve aynı ölçüde olması, bu sanatta yaratıcının yeteneğini ve sanat gücünü gösterir. Tanelerin işlendiği küçük el tornası ağaçtan yapılır ve tespihi yapan bu aracı da kendi istediği biçimde ve büyüklükte imal eder.

Tanelerin yapılacağı ağaç, ince çubuklar halinde kesildikten sonra büyücek zar biçiminde parçalara bölünür. Bölünen parçaların ortaları metal bir mil ile çok ince olarak ve tam ortadan delinir. El ile kalıba takılıp rende ile keskin kenarları törpülenir ve istenilen yuvarlak tane elde edilene kadar hafif hafif yontulur. Hepsinin aynı boyutlarda olduğu ölçüldükten sonra sıra cilâlamağa gelir. Bu iş için gerekli olan ve Erzurum toprağı denilen yumuşak bir taş hafifçe rendelenerek toz haline getirilir. Bu taşın kaliteli zeytinyağı ile karıştırılmasıyla ve azıcık gliserin eklenmesiyle elde edilen sıvı, tanelere bir bez aracılığıyla sürülür ve iyice yedirilir. İster taş, ister tahta taneler olsun, hepsi kısa bir işlemden sonra pırıl pırıl parıldar.

Bakırcılık

Bakırcılık 1910 yılından beri Çorum merkez ve İskilip İlçemizde devam ettirilmektedir. Bakır yaprak halinde alınıp, ölçülerine göre kesilip,kaynağa girer.Kaynaktan çıktıktan sonra her şekle girebilen bakır çekiçle, ağaç tokmaklarla şekli verilir.Daha önceden dibi de usta kendi eliyle yaparken artık fabrikalar hazır olarak dip çıkarmaktadır.Usta da bunları birleştirmektedir.Son yıllarda artık üretim oldukça düşmüştür.

Çorumca (Çorum Dilimiz)

Çorumca Kelimeler Sözlüğü

Âlemek : Durdurmak
Baba çıkasıca : Sinirlenilen kişiye söylenen bir söz
Badal : Merdiven
Balak : Manda yavrusu
Bıldır : Geçen yıl
Börttürmek : Bir şeyi haşlamak
Camış : Erkek manda
Cerek : Uzun ince sopa-Uzun boylular içinde kullanılır
Cıncık : Misket
Cınnaklamak : Tırmalamak
Cızlak : Çoruma özgü mayasız hamurdan yapılan bir tür sade gözleme
Culuk : Hindi
Cücük : Civciv
Çapıt : Bez parçasıÇimmek : Yıkanmak-Banyo yapmak
Çodürü çüş : Tahteravalli
Çoynak : Çolak-eli olmayan kimse
Dam : Hapishane-Hayvan barınağı
Deey daha: işte orada
Eşenek : Misket
Dibek : Haşhaş ezmek için kullanılır
Dolak : Atkı
Donyağ : İçyağ-Çok soğuk insanlar içinde kullanılır
Elevay : Yavaş iş yapan kimse
Ellaamki : Sanırım-Sanki
Enik : Köpek
Essahtan : Sahiden-Gerçekten
Eze : Vücut-Beden
Foldur : Bol geniş-Genelde kıyafet için kullanılır
Gatık : Katık
Geçgere : İnşaatlarda kum vs tasımak için ağaçtan yapılmıs dört kollu taşıyıcı.
Gobel : Erkek çocuk
Golbez : Köpek yavrusu
Goruk : Üzümün olgunlaşmamış hali
Gunnamak : Bir hayvanın doğurması
Gursak : Mide ile gırtlak arası
Guşene : Büyük tencere
Hacat : Alet edevat
Ha : Büyük sepet
Haad : Zaman
Helki : demir veya plastik kova
Heri : lütfen gibi rica etmek için kullanılır değişkendir bazen
(Dur heri ) dur lütfen! yada (yok heeri) yapma yapma yahu sahimi gibi
Heşlenmek : Bir şeyin atılacak duruma gelmesi. Çürümek yıpranmak
Hıllı: uslu (hıllı dur, uslu dur anlamındadır)
İlâân : Leğen
İşlik : Gömlek
İyağ: kaburga kemiği (iyağlerinin arasına yel girmiştir)
Kanatlı : Bahçeli evlerin dış kapısı
Kelem : Lahana
Kemire : İnek gübresi
Kocabaş : Şeker pancarı
Kömüş : Erkek manda
Kösnü : Köstebek
Masaf : Tepsi
Mazarat : Yaramaz çocuk
Musturlanmak : Acındırmak
Muzunnaz : Yaramazlık
Nacak : Küçük balta
Onculayın : O kadar çok
Öcbelenmek : Bir şeyi fazla uzatmak
Pevrede : Kuşburnu marmelatı
Pinnik : Kümes
Saçı : Düğünlerde verilen hediye
Siracali : Kötü pis pasaklı
Şilepe : Meyve veya tatlıların ele bulaşması
Şilte : Meşe sopası
Şinnemek : Şımarmak
Tahtaya gelmek : Bir deyim (musallaya gelesice) gibi
Tengdirmek : Ortadan koybalmak, ölmek, elden çıkarmak
Tevkürlü : Sevgili
Tevatir: çok fazla. süper. mükemmel (yemek tevatir olmuş)
Toplu : Pencere
Toyuk aşı : Bir tür yemek
Tuşma : Yumruk
Tuyumuna : Bir şeyi ezberine yapmak
Uğunmak : Nefesi kesilmek
Urba : Elbise
Üreluun : Dünden önceki gün
Vasait : Araç
Yââlık : Mendil
Yanı böğür : Yan taraf
Yanıç : Bir tür gözleme
Yelikme : Çocukların yaramazlık yapması
Yunak : Köylerde olan hamama benzer bir yapı. Yıkanmak ve çamaşır yıkamak için kullanılır
Zuval : Kızılcık ağacının meyvesi
Zahar :Sanırım
Zaal :Vakit ( Bi zaal görüşürük seniynen)

Yöresel Mutfağımız

Leblebisi ile ünlü olan Çorum, yöresel yemekler bakımından oldukça zengindir. İlin özgün yemekleri arasında Mayalı, (Saç Mayalısı, Tava Mayalısı) Yanıç, Cızlak, Kömbe, Oğmaç, Hingal, Haşhaşlı Çörek, Borhani (Hamurlu, Yumurtalı, Mantarlı) Helise, Çullama, Madımak, Tirit , İskilip Dolması , Keşkek, Kara Çuval Helvası, Hedik, Teltel, Has Baklava sayılabilir. Katipler Konağı ve Veli Paşa Konağında yöresel yemekleri tatmak mümkündür.

ÇORUM’DAN YEMEK TARİFLERİ 

KEŞKEK  

Malzemeler:(6 kişilik )
500 gr yarma (gendirme)
500 gr koyun eti
2-adet soğan
3 yemek kaşığı tereyağı
1 yemek kaşığı tuz
1 çay kaşığı kırmızı biber
11 su bardağı su
Hazırlanışı : Yarmalar akşamdan ıslatılır. Güveç tencereye (Toprak tencere) 2 kaşık yağ konulur. Soğanlar ince ince kıyılır. Et, biber, salça, tuz 1 su bardağı sıcak su ilave edilerek 15 dakika kaynatılır. Yarma yıkandıktan sonra 10 su bardağı sıcak ile birlikte tencereye ilave edilir.
Kaynamaya başladıktan sonra ateş kısılır. Tencerenin kapağı kapatılıp hamurla kapağın etrafı kapatılır. Bir parmak sığacak kadar delik bırakılır, buhar çıkması için kısık ateşte 2 saat pişirilir.
Not: Geleneksel bir çorum yemeğidir. İl merkezinde ve ilçelerde de yapılmaktadır. Genellikle ramazan aylarında sabah erken saatlerde güveç tencerede hazırlanıp fırına verilir. Turşu ve salata ile birlikte servis yapılır.

İSKİLİP DOLMASI

Malzemeler : ( 8 kişilik )
2 kg pirinç
1,5 kg et
500 gr tereyağı
5 yemek kaşığı tuz
1 tatlı kaşığı taze çekilmiş karabiber
15 su bardağı su
5 adet kuru soğan
Hazırlanışı :Pirinçler tuzlu suda yarım saat bekletildikten sonra yıkanıp süzülür, Tencereye 300 gr tereyağı konulur. 3 yemek kaşığı tuz, 1 tatlı kaşığı karabiberle birlikte pirinçler ilave edilir. Tencerede 5 dakika kavrulur. Üzerine bir su bardağı su eklenip tencerenin kapağı kapatılıp dinlenmeye bırakılır. (30 dk) Et yağ ile kızartılır. Soğanlar ince kıyılarak tencereye atılır. Birkaç kez karıştırıldıktan sonra tuz ve karabiber ilave edilir. Kalan sıcak su ilave edilir. Et kaynamaya başladıktan sonra üzerine sacıyak yerleştirilir. Üstüne temiz bir tepsi yerleştirilir. Pirinçler temiz bir bez torbaya konularak tepsinin üstüne yerleştirilir. Tencerenin kapağı kapatılarak kapak kenarları hamurla sıvanır. Bir parmak sığacak kadar delik bırakılır. (Buhar çıkması için) kısık ateşte 4 saat pişirilir. Sıcak servis yapılır. Yanında turşu, ayran, komposto, salata ile servis yapılabilir.
Not: Çorum’un İskilip ilçesinde yapılmaktadır. Düğünlerde dolmacı adı verilen aşçılar tarafından hazırlanır. Halen bu gelenek devam etmektedir

MANTI :  

Malzeme (4 kişilik )
1 kg un
1 kg kıyma
1 demet maydanoz
1 yemek kaşığı salça veya varsa domates
150 gr margarin
2 yemek kaşığı tuz
1 tatlı kaşığı karabiber
1 çay kaşığı kırmızı biber
2 su bardağı su
2 su bardağı yoğurt
1 adet yumurta
4 diş sarmısak
1 adet kuru soğan
Hazırlanışı :
Mantı 2 çeşittir. 1-Kuru Mantı 2-Sulu Mantı

Kuru Mantı:

Un, tuz, yumurta, su ile beraber kulak memesi yumuşaklığında hamur yapılır. Üzerine ıslak bez örtülerek yarım saat dinlendirilir. 2 yumak yapılır. Yufkadan kalın olacak şekilde hamur açılır. Kıymanın içine soğan rendelenir. Tuz karabiber, maydanoz karıştırılır. Yufka bardak ağzıyla kesilir. İçine kıyma konulup, 6 kulaklı olacak şekilde bükülür. Yağlanmış tepsiye dizilip kızartılır.
Margarin, tuz, salça, kırmızı biber, karabiberle birlikte 2 su bardağı su ilave edilerek sos hazırlanır. Tepsinin üzerine dökülüp 10 dakika pişirilir. Üzerine sarımsaklı yoğurt dökülerek servis yapılır.

Sulu Mantı:

Hamur aynı ölçülerde hazırlanır. Hamur kare şeklinde kesilir. 4 kulaklı olacak şekilde bükülüp kızartılır. İçine kıyma konulmaz. Kaynamakta olan suya atılarak sulu olacak şekilde pişirilir. (15 su bardağı kadar su kaynatılır. İçine 1 yemek kaşığı tuz atılır.) Tencereye margarin konulur. Eridikten sonra kıyma ilave edilir. Suyunu çekinceye kadar kavrulur. Soğan rendelenir. Tuz, karabiber, kırmızı biber, salça ilave edilerek 5 dakika kavrulup pişen mantıların üzerine dökülür. Sarımsaklı yoğurt hazırlanır. Tabakların üzerine dökülür.
Not: Geleneksel Çorum yemeklerindendir. Özellikle ramazan ayları gelmeden önce çok miktarda mantı kızartılıp hazırlanır. Özel günlerde ve isteğe göre her zaman yapılabilir. Hazırlanıp servise sunulması 1 saat kadar sürebilir.

ÇATAL AŞI

Malzemeler ( 6 kişilik )
1 su bardağı yeşil mercimek
1 su bardağı yarma (kırık)
1 adet soğan (kuru)
2 yemek kaşığı tereyağı
1 yemek kaşığı tuz
1 çay kaşığı biber (tkırmızı toz)
1 çay kaşığı nane
6 su bardağı su

Hazırlanışı :
Tencereye yağ konulur. Soğanlar ince ince kıyılır. Pempeleşinceye kadar kavrulur. Nane, biber ilave edilir. 3 su bardağı su konulup, kaynamaya başlayınca mercimek ilave edilir. 20 dakika kaynayınca 3 bardak sıcak su ilave edilip, yarma eklenir. 20 dakika kadar kaynatıldıktan sonra tuzu eklenir. Ateşi kısılır. 10 dakika kadar kaynadıktan sonra servise hazırdır.

Not: Geleneksel Çorum yemeğidir. Çorum ve çevre ilçelerde de yapılır.Yanında turşu ve yeşil soğanla servis yapılır.

ÇORUM BAKLAVASI (GÜL BURMA)

Malzemeler ( 6 kişilik )
500 gr birinci kalite un
2 adet yumurta
1 çay bardağı zeytinyağı
150 gr tereyağı
1 yemek kaşığı sirke
1 yemek kaşığı yoğurt
1 çay kaşığı tuz
1 çay bardağı su
200 gr ceviziçi
200 gr nişasta
500 gr şeker

Hazırlanışı:

Büyükçe bir leğene 2 yumurta kırılır. İçine yarım çay bardağı zeytinyağı, sirke, yoğurt, bir çay bardağı su, yarım çay bardağı tuz eklenerek hamur yoğrulur. Üzerine ıslak bez örtülüp, yarım saat dinlendirilir. Hamur yumurta büyüklüğünde parçalara ayrılıp, yumak yapılır. Üzerine nişasta serpilerek yufka şeklinde açılır. Açılan yufkalar temiz bez üzerine serilerek hafif kurumaya bırakılır. Açılan yufka 10 cm eninde paralel olarak kesilir. İçine ceviz konularak gül şeklini alacak şekilde burularak yağlanmış tepsiye dizilir. Bu şekilde kuruması için bir gün bekletilir. Üzerine kızartılmış yağ dökülerek fırında kızartılır. Yarım kg şekere yarım kg su eklenir, yarım limon suyu eklenir. Şerbet kıvamını alıncaya kadar kaynatılır. Şerbet sıcak olarak baklavanın üzerine dökülür.Soğuduktan sonra servis yapılır.
Bu baklava değişik şekilde de yapılabilir.
Hamurlar açılıp kurumaya bırakıldıktan sonra bir tane yufka iki tane oklava yan yana getirilip, yufka sarıldıktan sonra oklavanın iki tarafından elle büzdürülerek getirilir. Buna da burma baklava denir. Tek farkı ilkinde yufka tek şerit halinde kesilip içine ceviz konulup gül şeklinde sarılıp dizilmesi diğerinde ise tek yufka içine ceviz konulup oklava yardımıyla bükülerek boyunun kısaltılarak burma şeklini almasıdır. Aynı şekilde bir gün kurumaya bırakılır. Üzerine kızdırılmış tereyağı dökülüp fırında kızartılır. Şerbet dökülür servis yapılır.

Not: Çorum’un yöresel tatlılarındandır. Genellikle düğünlerde, bayram hazırlıklarında yapılır. Çorum geneli ve ilçelerinde de eskiden beri yapılmaktadır.

DÜĞÜN ÇORBASI

Süzme yoğurt (torba yoğurt) yumurta ve unla iyice ezilip karıştırılır. Üzerine süt, tavuk suyu, yeterli miktarda ılık su ilave edilip kaynayıncaya kadar sürekli karıştırılır. Ayrı bir yerde iki yumurta, alabildiğince un yoğrulup açılır. Badem şeklinde kesilip tereyağında kızartılır. Pişmiş çorbanın üzerine dökülür. Ayrıca tereyağı ve kırmızı biber kızartılıp sos olarak üzerine dökülür ve sıcak servis yapılır.